Kötü köpek sürüye kurt getirir...

Bir süredir sosyal medyada sürekli, “Çamur at izi kalsın.” kafasıyla hareket eden biri, beni de bu tartışmaya çekti. Çekti diyorum, çünkü anlattıklarımdan sonra herkes şapkasını önüne koyup düşünecek. 

Bu şahsı pek yakından tanımadığım gibi işin açığı nefret, sevgi gibi duygular da beslemedim. Ankara’da olduğumuz bir dönem bizi ısrarla ofisine davet etmişti. Ben de bir gün geciktirip, ertesi gün danışmanlığını yaptığım il başkanının, “Hadi gidelim!” demesiyle, istemeye istemeye gittim. Zaten orada olduğumuz sürede pek konuşmadım, hep dinledim. Konuşulanlar da dün gibi aklımda…  

Gelelim meseleye… Meslekten olmayan bir tanıdık bu şahsın X adresini yollayıp, “Bak iddialar ciddi, sen haber yakalarsın.” dedi. Bende girip takibe aldım. İddialar çok ciddi ama iddia olmaktan öteye geçmiyor. Araştırayım belki bir şeyler çıkar ümidiyle çalmadık kapı bırakmadım.  Hadi bu sefer, hadi bir daha. Yok bir şey… İddiaların büyük bölümü mesnetsiz, kalan kısmı dedikodu ve belden aşağı. Zaten bunları araştırma ihtiyacı bile duymadım. Günün sonunda karşımda sadece, bugüne kadar etik değerler çerçevesinde milyonlara ulaşan aleyhte haberlerini yaptığım AKP’li bir belediye ve boşa harcadığım zaman kaldı. 

Bunları araştırırken haber kaynaklarıma, “Bu işler nedir?” dedim. Onların anlattıklarına göre, belediyeyle hiç ilgisi olmayan bir, iki şahıs oda oda gezip, oralardan duyduklarını kısa bir süre sonra bu şahsa ulaştırıyor. Ya bilgi verenler bu şahısları yanıltıyor ya da bu bilgi toplayanlar manipüle ediyor. Orası muamma. Belediyeden ilişiği kesilen birinin de bu işlere bulaştığı bilgisi geldi. İntikam hırsı da olabilir bilemem. Beni ilgilendiren işin magazin kısmı ya da dedikodu değil, somut bilgi ve belgeler. Düşünsenize olaylar o kadar çirkin bir hâl almış ki, belediyede görevli bazı kişileri karalamak için; montaj fotoğraflar ve montaj WhatsApp görüntülerinin bile hazırlandığı bilgisi geldi.  

Aklımın almadığı ve beni her zaman düşündüren şey, bu nasıl bir hırs? Bu nasıl bir gözü dönmüşlük ki bir insan ekmek yediği yere iftira atacak kadar ileri gider? Olayların kaynağını, dedikoduların işleyişini belediyede bilmeyen yok ama bir yaptırım yapan da yok. Mehmet Sekmen, yöneticileri ve çalışanlar benim umurumda olmaz. Şahısları eleştirmek, varsa gayri yasal durumları haber yapmak ve yine aynı şekilde hizmetlerini yazmak mesleki vazifem. Başta dediğim gibi aklıma takılan şey; bir insan ekmek yediği bir kurumun kirlenmesine nasıl alet olur? Bir şehrin imajını, bir şehrin kadimliğini nasıl bu denli karalar? 

Buradan, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen'e sesleniyorum; bu işlere tevessül edenleri hakkaniyetli bir şekilde tespit edip, savcılarımıza bildirmek sizin göreviniz. Siz bir gün o koltuktan kalkar gidersiniz, yerinize gelen de gider ama belediye bu şehirde yaşayanlarındır. Halkın sahibi olduğu ve başkanı olduğunuz kuruma, bu karayı çalanlara, birtakım dedikodular ile kurumu çamura bulayanlara gereğini yapın. Aksi hâl de bu fitneler yüzünden, şehre bir Allah’ın kulu çivi çakmaya fırsat bulamaz.

Son olarak, hiç âdetim olmamasına rağmen, şahsıma sosyal medyada ağır hakaret, iftira, vs. gibi gayri ahlaki tutum sergileyenlere dün itibari ile gerekli işlemler başlatıldı. 

Bilgiyle kalın…